Baykal’ı tasfiye planı tutar mı?

1 Eylül 2010, Çarşamba

Baykal’ı tasfiye planı tutar mı?

10 Mayıs 2010

Mustafa Kuleli

mustafakuleli@evrensel.net

Her kurultay öncesi solcular CHP’ye bakar, değişim bekler, Baykal’a küfreder. Hele biraz alkol de varsa bünyede, Baykal’ın bu işi beceremediği, partinin solculaşmasını engellediği, gitmesi gerektiği söylenir bir çırpıda…

Hâlbuki Baykal CHP tarihindeki en iyi genel başkanlardan biridir. Muhtelif kurultaylarda kendisine rakip olanların hemen hepsinden daha iyi bir siyasetçidir. Esasında CHP tabanında Baykal’a yönelik bir tepki de yoktur. Çünkü CHP budur. Parti, 1970’lerin rüzgârı ve Ecevit’in naif kişiliği nedeniyle kısa bir süre sola meyletmiştir, o kadar.

Bugün de birisi CHP’nin dümenine geçip sola kırsa, laik-İslamcı çatışmasını bıraksa, daha fazla oy alamaz. Parti’nin tabanı 28 Şubat psikolojisinden kurtulamamıştır hâlâ. TSK’nin bir işaretiyle bayrağını kapıp meydana çıkan ve “Karısı türbanlı biri Cumhurbaşkanı olursa dünyaya rezil oluruz” diyenlerin partisidir CHP.

Tamam, haksızlık etmeyelim, özellikle küçük şehirlerde, içki içebilme, kadın erkek yan yana yürüyebilme, Aleviliği yaşayabilme özgürlüğü için CHP’den başka tutunacak dalı olmayan insanlar da var. CHP onlar için özgürlüklerin teminatı. Ama benim gördüğüm, partiye rengini veremiyor bu güzel insanlar.

Şimdi yine bir CHP kurultayı var önümüzde. Baykal’ın gireceği bilmem kaçıncı kurultay bu. Hiçbiri bu kadar zor olmamıştır herhalde. Ne Erdal İnönü karşısında yenildikleri, ne Mustafa Sarıgül’e karşı kıl payı kazandığı… Bu sefer kendisi var karşısında çünkü…

Aslında karmakarışık bir siyasi durumla karşı karşıyayız: CHP kurultayına iki hafta, Anayasa referandumuna iki ay kala sekiz yıllık bir videokaset çıkıyor ortaya, kaseti internet ortamına koyan belli değil ama ilk yayınlayan Vakit. Sonra 10 dakika içinde nedense geri adım atıyor Vakit gazetesi ve sitesinden kaldırıyor bu videoyu. Bir gün sonra gazetelere bakıyoruz, hükümet yanlısı gazeteler olayın üstüne gitmiyor hiç ama ne hikmetse Doğan grubu gazeteleri ve Habertürk birinci sayfalarını bu olaya vakfediyor.

Vakit, Star, Zaman ve Bugün haberi birinci sayfasından görmezken, Vatan mesela, Nesrin Baytok ve Deniz Baykal’ın yan yana çekilmiş bir fotoğrafını koyuyor, Habertürk “Dört dörtlük rezalet” diye manşet atıyor. Doğan Grubu gazetelerinin yazarları Baykal’ı istifaya çağırıyor…

Ben bu olaya kendimce teşhisi koydum: Bu, Deniz Baykal’ı tasfiye etme planıdır. Ve Baykal mecbur bırakılmadıkça istifa etmeyecektir.

Kafamdaki soru ise şu: Bu kimin planı? Mustafa Sarıgül ve ekibi böylesine kapsamlı bir planı yürütebilecek kapasitede mi? Bu işin uluslararası boyutu yok mu? Uluslararası sermaye AK Parti’den vazgeçer mi?

Ve bu soruların cevabını bulmamız için bir anahtar: Baykal’ın yerine kim Genel Başkan olabilir?

Bekleyip görelim…