Kime sınav?

Mustafa Kuleli
20 Ocak 2013, Pazar

21 Ocak 2013

MUSTAFA KULELİ

kuleli@evrensel.net

Samimiyet sınavı… Sağduyu testi…

Üç PKK’li kadın siyasetçinin Diyarbakır’da yapılan cenaze töreni öncesi gazeteler, televizyonlar bu laflarla doldu. İkinci bir Habur olayı yaşanmamalıymış, provokasyonlara gelinmemeliymiş, Türklerin hassasiyeti gözetilmeliymiş vs.vs…

Bayağı da yaygınlık kazandı bu yaklaşım. Biri de çıkıp “Birinci Habur olayı neydi ki, ikincisinden korkuyoruz” diye sormadı. Hakikaten neydi Habur olayı? Ne tahrik etmişti hassas Türk vatandaşları da bahar havası birden kışa dönmüştü?

Sarı, yeşil ve kırmızı renklerinin yan yana gelmesi mi? Karşılamanın kalabalık olması mı? PKK’lilere sevgi-saygı gösterilmesi mi?

E, bu saydıklarımızın tamamı geçen haftaki cenaze töreninde de vardı. Niye Habur barış sürecine sabotaj da, Diyarbakır sorunun çözümünde tarihi dönemeç?

Demek ki mesele konjonktürel. Demek ki Habur olayı bir medya manipülasyonu. Demek ki Diyarbakır’daki resme bakıp “PKK paçavralarına sardılar-Devlet töreni yaptılar” yazmak da, “Sağduyu kazandı” yazmak da mümkün. Tercih meselesi sadece…

Bir tercih meselesi daha var, onu da atlamayalım. Kürtler o cenaze töreninde acıyı içine atmayı seçti, vakur durdu, çözüm süreci zarar görmesin diye duyarlılık gösterdi. Peki, AK Parti elini rahatlatan bu adımdan sonra ne yapacak? Kürtlerin hissiyatını anlayıp, hassasiyetini gözetip, ona göre davranacak mı? Paris suikastı sonrasındaki sağduyunun ve Diyarbakır’daki cenaze töreninin bir karşılığı olacak mı? Eğer olmazsa, bir daha böyle bir jest yapılır mı? Aklımdaki sorular bunlar.

Böylece esas samimiyet sınavının neticesini göreceğiz. 3 Kürt siyasetçinin cenaze töreni eğer bir sınav idiyse Kürtler bu sınavı geçti.

Bakalım Erdoğan kendi sınavından geçebilecek mi?