Darwin kapak olsun mu?

30 Ağustos 2010, Pazartesi

Darwin kapak olsun mu?

16 Mart 2009

Mustafa Kuleli

mustafakuleli@evrensel.net

Bence olsun. Kim istiyorsa ona kapak olsun. Mesela TÜBİTAK yönetimine kapak olsun. Her alanda kadrolaşmaya çalışanlara kapak olsun. Olsun yani…

Bir de “içiniz rahat olsun” diyen vardı geçen hafta… Prof. Dr. İrfan Yılmaz adlı şahsiyet “Tübitak yöneticileri içiniz rahat olsun” başlıklı bir yazı yazdı Zaman Gazetesi’nde:

“(…) yıllardan beri bilimi istedikleri gibi ideolojik bağlamda yönlendirmeye alışmış bir grup zevâtın ellerinden oyuncakları alınınca ve istedikleri gibi ideolojik bilim yapmanın yolları tıkanınca böyle feryat etmelerine de şaşmamak gerekir. Bu yüzden Tübitak yönetimine karşı yapılan saldırı ve hakaretler haksızdır.”

Bak sen! Çıkarıma gel! Oyuncakları ellerinden alınmış, bu yüzden bilim insanları haksızmış. Başka bombaları da var İrfan Bey’in. Daha yeni başlıyoruz:

'VULGER MATERYALİZM' VE 'SÖZDE POZİTİVİZM'

“Ülkemizdeki demokratik açılımlara ayak uyduramayan, çığırtkan azınlığın vulger materyalizmleri ve sözde pozitivizmleri adına her zaman tepe tepe kullandıkları bir malzeme bir anda ellerinden çıkma durumuna gelince, böyle fırtınalar koparmalarına da çok şaşmamak gerekir.”

Gelin itiraf edin. “Sözde” lafının bu kadar yakıştığı bir yazı okumuş muydunuz daha önce? Doyamıyoruz kendisinin ilmî tespitlerine. Zaten Durmuyor, durulmuyor İrfan Bey:

“Geniş anlamda evrim teorisi veya Darwinizm ise bilimsellikten çok uzak sadece bir hipotez üzerinde hareket eden inançlar bütünüdür.”

Vallahi pes... Aslına İrfan Bey bu “feyiz verici” yazısında, Sızıntı, Zafer, Köprü, Mercek gibi dergilerin evrimi çürüttüğünden ve hatta ideolojik kaygılarla üretilmiş sahte fosillerden falan da bahsediliyor. Gülmek isteyen varsa Zaman Gazetesi’nin internet sitesinden bulabilir.

HALKI ZULÜMDEN O’DUR KURTARAN!

Burada benim asıl dikkatimi çeken, AK Parti’nin tedavüle soktuğu o her şeye kadir, her yerde uygulanabilir mazlum söyleminin ulaştığı nokta. Neydi bu söylem? Hatırlayalım:

Yıllardan beri memlekete hükmeden Kemalist ve elitçi bir azınlık diktatoryası vardı. Recep Tayyip Erdoğan ve siyasi hareketi geldi, gelirken de yanında demokrasi getirdi. Böylece herkes huzura erdi. Huzura ermeyenler ve hala ses edenler ise o Kemalist azınlıktan tabii ki…

Tamam kardeşim, resmi ideoloji diye bir şey var. Evet yargıda, orduda, akademide, bürokraside bir CHP hakimiyeti mevcut. Evet, İslami hareketler yıllar boyunca Kürtler gibi, Aleviler gibi ezildi. İyi de, neredeyse yedi yıldır iktidarda olan AK Parti, herkes için demokrasi mi getirdi? Keriz miyiz biz? Yer miyiz bunları?

Bugün Afrika’dan bir gazeteci gelip, Türkiye’yi araştırmaya kalksa, bu arada maazallah Zaman’ı, Star’ı, Yeni Şafak’ı, Vakit’i okusa; Tayyip Erdoğan’ı ikinci bir Lenin ya da Fidel zanneder herhalde…


TÜBİTAK için alternatif kapaklar

- “Abdest suyu alyuvarları nasıl çoğaltıyor?”

- “Yumurta kabuğundaki mucize”

- “Kıyamet alametleri”

- “Samimi imanın önündeki gizli tehlike: Kuşku”

- “Sayın Adnan Oktar ve fosilleri evrimi çürüttü”

- “Hoca Efendi’nin gözyaşı mucizesi”

- “Seni geçen akşamki sohbette göremedik evladım”


Ayyyrıca:

-ABD Michigan Eyalet Üniversitesi’nde 2005’te yapılan bir araştırmaya göre, evrimi Türkiye’de yüzde 73’lük bir kesim kabul etmiyor. Bu oranla Türkiye, evrimi en az kabul eden ülke. Türkiye’yi ABD takip ederken; İzlanda, Danimarka, Fransa ve Japonya’da yaşayanların yüzde 80’i evrimin kesinlikle doğru olduğunu söylüyor.

- santralhaber.com’da, “Bilim ve Teknik’te ‘salla başı al maaşı’” başlıklı haberde; Bilim ve Teknik’e, son bir yılda TÜBİTAK tarafından müdahale edildiği, derginin eski çalışanları tarafından anlatılıyor. Ayrıca derginin Yayın Yönetmeni Dr. Çiğdem Atakuman’ın TÜBİTAK yönetiminin dergiye müdahale etmesine göz yumduğu ve dergi çalışanlarının dergiye katkıda bulunmasına engel olduğu ifade ediliyor.