26 Eylül 2011
MUSTAFA KULELİ
kuleli@evrensel.net
Annemi kaybettim ben, altı ay olmuş…
Yaşayanlar bilir, hiçbir şeye benzemez. Artık bir daha hiç eskisi gibi olamayacağını hissedersin. Evlat acısından sonra en büyük acı diyor çokları. Doğru herhalde…
Annem bir hastane odasında can verdi. Gece 4’e doğru uyandırıp haber verdiler. Odasına girdim, ölümün...
Yazının Devamı5 Eylül 2011
MUSTAFA KULELİ
kuleli@evrensel.net
Hayat TV’de sabahları gazetelerin birinci sayfalarını okuyup yorumlamaya çalıştığımız bir programımız vardı. O dönemde her Allahın günü sabah erkenden kalkar 15-20 gazeteyi didik didik ederdik. Bir sezon boyu bu işi yapmak, takdir edersiniz ki üzerimizde kalıcı etkiler bıraktı. O kadar ki, ‘Türk medyası ruh...
Yazının Devamı25 Temmuz 2011
MUSTAFA KULELİ
kuleli@evrensel.net
Geçen hafta Banu Güven olayı üzerinden bir basın özgürlüğü yazısı yazmış ve memlekette gazetecilik yapma sınırlarının gitgide daraldığından bahsetmiştim. Bu yazı üzerine hiç beklemediğim insanlardan, hiç beklemediğim tepkiler aldım.
Kimi “Ergenekoncu haber kanalı yola getirilmeli elbette” dedi, kimi “Soner Yalçın ile Ahmet Şık bir...
18 Temmuz 2011
MUSTAFA KULELİ
kuleli@evrensel.net
NTV ekranında kendimizi en yakın hissettiğimiz yüzdü Banu Güven. Haberleri anlatırken bizden yana biri olduğunu hissediyorduk bir şekilde. ‘Hayata Dönüş Operasyonu’nun Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’e, “Vicdanınız rahat mı?” diye sorarken de, İsmail Beşikçi’yi programında ağırlarken de yaptığı gazetecilikti. Hem de iyisinden. Ama işte,...
13 Haziran 2011
MUSTAFA KULELİ
kuleli@evrensel.net
Seçimden önceki son gün yayın yasağı başlıyor ya, televizyonekranları bir mahzunlaşıyor. Erdoğan’ın ‘İstikrar sürsüüüün...’ tekerlemeleri, Kılıçdaroğlu’nun ‘Bennn’ diye başlayan cümleleri, Bahçeli’nin ‘Öyle bir tokat atın kiii!’ nidaları o gün itibariyle tatile çıkıyor.
Sanki medya 4 yıl boyunca, yansız bir yayıncılık yapmış, haberle yorumu birbirinden...
30 Haziran 2011
MUSTAFA KULELİ
kuleli@evrensel.net
Seçim dönemlerinde, gazeteleri taramak moral bozan bir iş haline geliyor. Her biri maksatlı haberler, yorumlar, fotoğraflar sayfaları dolduruyor. Manşetler bir psikolojik harbin silahları olarak okura doğrultuluyor…
Yansız olmalarını beklemiyorum elbette. Zaten hangi gazetenin hangi partiyi desteklediğini bilmeyen yok. Ama işte seçim döneminde öyle çığırından...
Bu yılki Eurvison’un reytingine baktım, çok düşük. Geçen yıllarla kıyaslanmayacak kadar düşük. Bu müthiş şovu, bu büyük televizyonculuk olayını izlememiş kimse. Hâlbuki içinde renk var, ses var, eğlence var, heyecan var… Neden izlenmemiş?
‘Bizimkiler futbolu değil, takımlarını, hatta takımlarını da değil, kazanmayı seviyorlar…’ Bizim Mithat (Sözmen) Televizyon’da haftanın maçlarını değerlendirirken...
Yazının Devamı10 Mayıs 2011
MUSTAFA KULELİ
kuleli@evrensel.net
12 Haziran seçimi yaklaşırken siyasi tartışmalarda medya yine önemli yer tutuyor. Hükümetin yandaş medyası ne kadar etkili? Yandaş medya dışındakiler, partilere eşit yer ayırıyor mu? Televizyonlarda, gazetelerde daha çok süre ve yer bulmak sanıldığı gibi oy getirir mi? Bunlar gündemdeki sorular…
Ama ‘medya ve...
Yazının Devamı7 Mart 2011
MUSTAFA KULELİ
kuleli@evrensel.net
Ahmet Şık gazeteci. ‘Gazeteci ‘denince benim aklıma O gelir. Ahmet Ağabey bana gazeteciliği öğreten iki kişiden biridir. Şimdi, Ahmet Ağabey gözaltına alınmış, tutuklanmışken; sevgili eşi Yonca ve kızı Mina’nın da yuvası olan o ev sabah 6’da polisler tarafından basılmışken, ben aslında ortalığı ayağa kaldırmak...
Yazının Devamı28 Şubat 2011
Mustafa Kuleli
kuleli@evrensel.net
‘İşte terbiyesiz bir adamın oturuşu’, ‘Sarkozy Fransız kaldı’, ‘Kompleksli Sarkozy öyle bir oturdu ki’, ‘Gökçek’ten Sarkozy’ye sakız yanıtı’…
Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin Türkiye ziyareti holding medyasında bu başlıklarla haber oldu. Sarkozy holding medyasının ağzına sakız verdi…
Tabii Sarkozy’nin açıklamaları da, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği...
Yazının Devamı